Saç dökülmesinin nedeni öncelikle genetik, sonrasında ise çevresel faktörlerdir. Her ne kadar genetiğin gücü yadsınamasada, düzenli beslenerek, kimyasallardan uzak durarak, stresten korunarak, hava kirliğinin etkilerinden uzaklaşarak saçların dökülmesini geciktirebilir ve hatta yıllar boyu hiç etkilenmeyebiliriz de.
Birçok şampuanda ve saç dökülmesini önleyici üründe görmeye alışık olduğumuz B vitamin grubu, saçların köklerin beslenmesine yardımcı olan ve saçları uzatan bir vitamindir. Başlıca yararlı olan B grubu vitaminler B7 (Biyotin), B2 (Folik asit) ve B12’dir. Saç dökülmesini önlemek için B vitaminlerini yeteri kadar aldığınızdan emin olun. Tahıllar B vitamini açısından zengin birer kaynaktır. Örneğin yulaf. Saçlar için gerekli vitaminler yazımız da bu konuyla ilgili size rehber oalcaktır.
Yapılan araştırmalar, saç dökülmesi nedenlerinden birinin de demir eksikliği olduğunu göstermiştir. Demir eksikliği yalnızca saçlar için değil, vücutta birçok sistemin işlevlerinin aksamasına ve kansızlığa da neden olur. Kırmızı et ve yumurta iyi birer demir kaynağıdır.
Balık içeriğindeki zengin vitamin ve mineraller, özelleşmiş proteinler ve omega-3 ile benzersiz bir yiyecektir. Uzmanların haftada en az 2 kere balık yenilmesini söylemeleri boşuna değildir. Özellikle omega-3 ve D vitamini birlikte içermesinden dolayı çok iyi bir saç dökülmesi önleyicisidir.
Saçlar büyük oranda proteinlerden oluşur. Bu nedenle, vücutta yaşanılan protein eksikliği direkt olarak saçlarda görülür. Günlük öğünlerde dengeli bir protein alınımına ihtiyaç duyulur. Proteinler hayvansal ve bitkisel olarak temin edilebilir. Ancak, hayvansal proteinlerin bitkisel proteinlere göre daha kaliteli olduğu ve besin değerlerinin daha fazla olduğu unutulmamalıdır.
Saç dökülmesinin başlıca düşmanlarından biridir. Genetik olarak saç dökülmesine yatkın olmayan kişiler dahi yoğun stres nedeniyle zaman içerisinde saçlarını kaybedebilirler. Stresin saçlar üzerindeki etkisi, büyüme halindeki saç gruplarını ölmek üzere olan saç gruplarına çevirmesiyle olur. Yani bir insanın saçlarının %10-15 kadarının dökülüyor olması normalken, stres yüzünden bu oran %30, hatta %40’lara kadar çıkabilir. Bu nedenle zaman içerisinde gelişen saçlar ölen saçlardan az olur ve böylece kelleşme süreci başlar. Birçok zaman on yıllara yayılabilecek saç kaybı, stres yüzünden oldukça hızlı, örneğin 3-4 ay içerisinde kaybedilebilir. Yani ne kadar çok stresten uzak durabilirseniz, saçlarınız sizinle birlikte o kadar yaşar.
Saç derisi, saç kök hücreleri canlıdır. Bu canlı yerler dış etkenlerden kolayca etkilenebilir. Tıpkı bir grip virüsü ile karşılaştığınızda hasta olduğunuz gibi, cildiniz ya da saç hücreleriniz de hasta olabilir. Elbette bu rahatsızlıkların en büyük kaynağı kirlilik, yani hijyen eksikliğidir. Saçları temiz tutabilmek bu nedenle önemlidir. Kafanızdan istenmeyen maddeleri uzaklaştırarak hücrelerinize nefes aldırmalısınız.
Son yapılan araştırmalar spor yapan kişilerin yapmayanlara göre %25 oranında saç dökülmesine maruz kalmadığını göstermiştir. Spor yapmanın saç dökülmesini engellemedeki bilimsel açıklaması kan dolaşımının artması ve stresin vücuttan uzaklaştırılmasıdır. Spor sırasında vücutta artan kan akışı saçların daha iyi beslenmesini sağlar. Aynı şekilde spor stres yüzünden salgılalan hormonları da vücuttan uzaklaştırır. Tam kesin olmasa da, adrenalinin de saç dökülmesine karşı koruyucu bir etkisi olduğu düşünülmektedir.
Son olarak, saçlarınızın döküldüğünü farkettiğinizde mutlaka bir dermatoloğa görünün. Kendi başınıza saçların dökülmesine neden olan sorunun ne olduğunu bulmak zordur. Doktorun vereceği yanıtlara göre probleminize çözüm arayın.
*Yorumlara cevap verebilmek için hesabınızın olması gerekmektedir. Buraya tıklayarak hesap oluşturabilirsiniz.