Güzellik sürekli yenilenmeyi gerektiren bir süreçtir. İşin içine yenilenme girince de en kolay değiştirilebilen etmen saç olduğundan hepimiz kuaförlerin yolunu tutarız. Aynada tam olarak ne görmek istiyorsak ona boyatırız saçlarımızı. Sarı, kahverengi, kızıl ve siyah ana renk haline gelmiş olsa da onlarca ton çeşitliliği ile kozmetik sanayi bizlere hizmet eder durumdadır. Ayda bir renk değiştiriyor olmak saçlara çok büyük bir zarar vermeyeceğinden çoğu kişi ayda bir yenilenmeyi tercih etmektedirler.
Bu yeni görünümün tam olarak içselleştirilmesi için sadece saçları boyatıyor olmak yeterli bir yöntem değildir. Zira kaşlarımızla boyanın etkisini tamamlamamız şarttır. Yüzümüzde çok dikkat çekmiyor gibi görünse de ifademizi asıl yansıtan elemanlar kaşlardır. Sert bir görünümden güleç ve sıcak bir görünüme kadar ifadenizle ilgili tüm sırları içinde barındıran kaşlarınızın renklerine de müdahale etmezseniz tam olarak güzellikten söz edemeyiz.
Ülkemiz etnik yapısına baktığımızda koyu renk kıllara sahip bir ırk olduğumuz hepimizin malumu. Kaşlar da koyu renk olduğu için genel olarak sert insanlar olarak anılırız. Bu bozuk ifadeyi kırmanın en kolay yolu saç renginize yakın bir tonda kaşları boyamaktan geçmektedir. Evde kendi başınıza da yapabileceğiniz bu işlemi kuaförlerden yardım alarak da yaptırabilirsiniz.
Kaşların da saç gibi aynı kıl dokusuna sahip olduğu düşünülerek saç boyaları ile uygulama yapıldığına çoğu kez şahit olmuşsunuzdur. Oysa kaşlar hem göze yakın oluşu hem de saç gibi çok fazla dış etmene maruz kalmadığı için daha riskli bölgelerdir. Saç boyası ile kaşlarınızı boyarsanız kaşlarınızda dökülme ya da zayıflama görmeniz olasıdır. Bunun yerine kozmetik mağazalarında ve kuaförlerde satılan kaş boyasından temin edip kendiniz uygulayabilirsiniz. Üstelik kaş boyaları, saç boyaları gibi cildi boyama etkisine sahip olmadığı için kaşlarınızın etrafına taşırmış olsanız bile sonrasında belli olmayacağı için sorun oluşturmayacaktır.
Saç kılı ve kaş kılı temelde aynı dokuya sahiptirler. Ancak saçlar doğduğumuz andan itibaren gerek kesilerek gerek kurutularak farklı işlemlere maruz bırakılmış yani direnci artmıştır. Oysa kaşlarımız çoğu zaman varlıklarını bile unuttuklarımızdandır. Bu nedenle saç boyama işlemi ortalama 45 dakika sürerken kaş boyama işlemi sadece 5 dakika sürmektedir. Bu sürecin sonunda da kaşlardan boya yıkanarak akıtılmamalı öncelikle silinerek boya alınmalıdır. Göze boya kaçma riski bu sayede minimum seviyeye indirilmiş olur. Önce kuru bir peçete yardımı ile kaş üzerindeki boya tamamen alınır sonrasında ise göze temas etmemeye gayret ederek kaşlar yıkanır. Şampuan kullanılarak bir yıkama yapılmasında herhangi bir sakınca yoktur. Cildi nemlendirmek için sonrasında etkili bir nemlendirici kullanarak işlemi tamamlayabilirsiniz.
Kaş boyatma işleminin kullanımına baktığımızda ise en fazla 6-8 hafta dayandığını belirtmek gerekir. Vücudumuz üzerindeki ayva tüyler dahil her kıl hücresi büyür. Bazen çok bazen az. Sonuçta büyüme devam eder. Kaşlar da büyüme yani uzama olacaktır ve dipten kendi renginizde kaşınız çıkacaktır. Kaş üzerinde dip boyama işlemi uygulaması imkansız bir işlem olduğundan ana kaş renginden birkaç ton açığını tercih etmeniz daha doğru olacaktır. Esmer tenli ve siyah kaşlı birinin kaşlarını sarıya boyatması birkaç gün sonra tekrar boyatması anlamına geleceği için önerilen bir uygulama değildir.
Kaş için her ne kadar özel boyalar üretilmiş olsa da sonuçta kimyasal bir uygulama söz konusudur. Bu kimyasal uygulamanın zararını gidermek için badem yağından oluşan kaş maskeleri kullanmanız uzun vadede kaş dökülmesinin önüne geçecektir.
Kaş boyama işlemi ile yetinmeyen kişiler kaşlarına günlük makyajları sırasında çeşitli uygulamalar yapabilir ve daha gür görünüme kavuşabilirler.
*Yorumlara cevap verebilmek için hesabınızın olması gerekmektedir. Buraya tıklayarak hesap oluşturabilirsiniz.